29 Aralık 2016 Perşembe

Kelebeklerin göçü devam ediyor!

Sorun 1990’larda başlatılan ve ülkemizin Bilim-Teknoloji-Yenilik siyasalarında artımlı adımların atılmaya başlandığı süreci yürüten kurumların ve kadroların darmadağın edilmiş olmasıdır.


Bilim nerede ve nasıl yapılabilir, teknoloji nerede geliştirilir ve yenilik (inovasyon) nasıl bir ortamda yaşam bulur? HBT’nin bir önceki sayısına (16 Aralık 2016, Sayı:38) göz atanlar, başta Orhan Bursalı’nın yazısı olmak üzere, başarısını bir buluşçu ve girişimci olarak ABD’de kanıtlamış olan ve ülkemiz koşullarını da çok iyi bilen Serdar Kıykıoğlu’nun kıyaslamalı öneriler içeren yazısında, Ali Akurgal’ın Politik Bilim köşesinde yazdıklarında, başarısını bilime tutkuyla bağlı olmasına ve çok çalışmasına bağlayan Rahmi Koç Ödülü’nü kazanan Prof. Aydoğan Özcan’ın Orhan Bursalı ve Özlem Yüzak’a anlattıklarında bu soruların yanıtlarını bulabilirler. Zaten bu konularda “bu gök kubbe altında söylenmemiş ne kadı ki?” 7. Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (24 Aralık 2001) toplantısında alınan kararla gerçekleştirilen "Vizyon 2023: Bilim ve Teknoloji Stratejileri" öngörü çalışmaları, sektör veya teknoloji düzeyinde hazırlanmış pek çok strateji belgesi ve rapor buna kanıt olarak gösterilebilir. Bundan sonra söylenebilecekler yeni gelişmelerle (Endüstri 4.0 gibi) bu belgeleri güncelleştiren eklemeler olabilir.

19 Aralık 2016 Pazartesi

Devrim; en yaratıcı yenilik!



 Küba insanlığa örnek yenilikçi modeller sunmaya devam edecektir.








Devrimlerin “tahrip edici yenilik” olduğunu söylemek yanlış bir tanımlama olmasa gerek. Küba’yı ziyaret edenler genellikle zaman tüneli olarak tanımlarlar. Bütün Kübalıların tasarımcı olduğu söylenir. Nasıl olmasın ki eski model bir Fransız Peouget arabanın üzerinde bir Rus Motoru, Alman karbüratörü ve bir direksiyon sistemi görmek hiç de sürpriz değil. 

4 Aralık 2016 Pazar

Öğrenen, öğreten Aykut Göker


  
“… /üzgündür umutlar, üzgündür Türkçen, üzgündür güzel ülken/” taa


Aykut Göker
Aykut Göker Cumhuriyet Bilim Teknoloji’nin (CBT) 6 Mayıs 2000, 685. Sayısında açılan “Politik Bilim” köşesinde geniş kesimlere ulaştırmaya başladığı bilim-teknoloji (B-T) politikaları eksenli yazılarına yaklaşık 15 yıl sonra 1484. Sayıda son verirken yazdığı “Hoşça kalın” başlıklı yazısını şöyle bitiriyordu:

 “Bilim ve teknolojiyle kalın; ama bilim ve teknolojiye atfedilebilecek bütün iyiliklerin de kötülüklerin de bilim ve teknolojiyi kullanan insandan kaynaklandığını ve kötüye kullanımlarını önlemede tek çarenin savaşsız-sömürüsüz bir ülke, savaşsız-sömürüsüz bir dünya için insanı değiştirmek olduğunu hiç unutmadan… Hoşça kalın…”

Bu son paragraf onun bütün dünya görüşünün de özeti ve anlayanlara, yoldaşlarına, aydınlık insanlara, yurtseverlere vasiyetiydi.